Enteresan bir deneyimdir korona günlerinde apartmanda fare görmek; bir duygu karmaşası yaşamanıza yol açar. Bu karmaşayı olaylar olup bittikten sonra yaşarsınız tabii, olay anında tek yapabildiğiniz bulunduğunuz yerde donup kalmak ve aynı sizin gibi donup kalmış gibi duran fareyi izlemektir.
Daha sonra düşününce bazı şeyleri fark etmeye başlarsınız. Farenin sizden daha rahat olduğunu mesela. Biraz daha yürüyüp yanından geçecek olsanız "Nereye, çarşıya mı, ben de beşinci kata çıkıyordum, Belgin'le kahve içicez" diyecek neredeyse, öyle bir rahatlık. Bu terbiyesiz tavır sineklerde de vardır, avizenin çevresinde evin sahibi gibi dönerler, insanın bir çay yapıp yanına ne alırsınız diye sorası gelir.
Neyse ne diyordum, korona günlerinde apartmanda fare görmek de sevimsiz bir olaydır, başka bir zamanda da. "Yalnız mı yaşıyor acaba, yoksa sülalecek toplanıp bizim apartmana mı yerleştiler?" gibi düşüncelerden uzak durmak gerekir. Ben özellikle uzak durmalıyım, zira kaptırırsam korku filmi senaryosu gibi bir şey çıkarırım durumdan; gördüğüm fare ve saz arkadaşları apartman halkını yerler ve her daireye satılık ilanı asıp ev alıcaz diye gelen insanları da ayrıca yerler.
Hikaye mutlu sonla bitiyor aslında ama, çünkü fare bir süre benimle bakıştıktan sonra koşarak aşağıya gitti, ben de aşağıya gitmekten vazgeçip yukarıya çıktım durumu yöneticiye bildireyim diye, meğer haberi varmış ve ilaçlar, tuzaklar, birtakım tedbirler alınmış. O günden sonra bir süre evin kapısını her kapadığımda etrafı şöyle bir gözden geçirdim fare var mı diye ve eve girerken de arkamda fare var mı diye kontrol ettim, maazallah benimle beraber içeri girer falan. Ama bir daha hiç görmedim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder