Güzelavrat Otu (Deadly Nightshade - Atropa Belladonna)

Bir haftadır zevkle izlediğim bir Netflix dizisi olan Black Spot (Zone Blanche) yüzünden aklıma takılan bitki. Dizinin bir iki bölümünde vardı bu güzelavrat otu, birilerini olumsuz biçimde etkiliyordu. İngilizcede genel olarak deadly nightshade olarak geçiyor, medikal kullanımda da atropa belladonna diye. "

İlacı zehirden ayıran dozudur" derler. 2,5 - 3 santim uzunluğunda, çan şeklinde mor ve yeşil çiçekler açan bu yabani, otsu bitkinin bu sözü en iyi gerçekleyen örneklerden biri olduğu söylenebilir. 

Orta Çağda Venedikli kadınlar yanaklarının al al görünmesi için güzelavrat otu ile hazırlanan bir güzellik toniği kullanırdı.

O zamanlar kadınların göz bebeklerini daha büyük, kirpiklerini daha uzun hale getirerek daha çekici görünmek gibi amaçlarla da kullandığı bitki, daha sonra kötü niyetli aktivitelerle ilişkilendirildi. 

Çünkü zehirli bir bitkiydi. Belli dozlarda kullanıldığı zaman tedavi edici etkiler yapıyor, yanlış dozlarda kullanıldığında ölümcül sonuçlara yol açabiliyordu.

Zaman içinde suikastçıların ve suçluların cezalandırılması için tercih edilen bir zehir türü olarak tanındı. Halk hikayelerinde, cadıların ve büyücülerin okültist iksirler hazırlamak için kullandıkları bir bitki olarak anıldı. 

Güzelavrat otu ölümcül bir bitki haline gelebiliyor duruma göre, çünkü içinde son derecede toksik maddeler olan atropin ve scopolamin bulunuyor. 

Bu toksik bileşenlerin bir yemeğin veya içeceğin içine belli miktarlarda eklenmesi yetişkin bir insanın felç olmasına, ciddi halüsinasyonlar görmesine, hatta ölmesine sebep olabiliyor.

Antik Roma söylentilerine göre; Livia Drusilla, ki Roma İmparatorluğunun ilk imparatoru olan August'un karısı olur kendisi; eşini öldürmek için güzelavrat otu meyvelerinin suyunu kullanmış. 

Deadly Nightshade (Ölümcül gece gölgesi), tarih boyunca imparatorların, kralların ve savaşçıların katili olan bir bitki olarak tanınıyor. Roma ordusunun okçuları, zehirli oklar yapmak için, içeriğinde bu bitkinin de bulunduğu bir macun kullanırlarmış.

Öte yandan, bu bitkiyi yiyen hayvanlar var ve onlar zehirlenmiyorlar. Zira meyvelerinin yalnızca etli kısımlarını yiyor, asıl ölümcül zehri barındıran çekirdeğini ise çiğnemeden yutuyorlar.

Zamanla, yüzyıllar boyunca kozmetik ve zehir olarak kullanılan bitkinin çeşitli hastalık ve rahatsızlıkların tedavisi için de işe yarayabileceği keşfedilmiş. 

Son derecede karanlık ve çalkantılı bir geçmişi olan güzelavrat otu, uygun dozlarda ve şekilde kullanıldığı zaman ağrı kesici, iltihap karşıtı ve kas gevşetici işlevi görüyor. Ayrıca boğmaca ve saman nezlesi vakalarında da işe yarıyor.