4 Haziran 2019 Salı

Alimler Satrancı


Vuslat dizisinin 19. bölümündeki Aziz'den Feride'ye evlilik teklifi hakkında yazarken karşıma çıkan konu. Başka bir şey arıyordum, ona denk geldim. Çok olur bu bana. Ben bu diziyi izliyorum ve aslında aklıma takılmış olan ama hiç araştırmadığım bir yönü vardı, o yönü alimler satrancı veya ariflerin satrancı (Satrancı Urefa) imiş.




















Dizide bir Salih Baba karakteri var, Mehmet Özgür tarafından canlandırılıyor. Salih Baba arada bir nevi oyun oynuyor. Bir levhanın üstündeki seçeneklerden hangisi çıkarsa,  sonucun işaret ettiği şey hakkında bir şeyler söylüyor. Dizinin bölümlerinden birinde geçmişte parlak bir geleceği olan bir cerrah olduğunu öğreniyoruz kendisinin. Fakat şimdi İstanbul'un mütevazı bir mahallesinde bir antikacı dükkanı işletiyor. Zeki ve hayatın manevi yönüyle çok ilgili bir adam. Mahallede herkes onu seviyor, akıl danışıyor, yanında huzur buluyor. Neyse işte, onun yaptığı şey alimler satrancı oynamak.


Muhyiddin - i Arabi tarafından icat edilmiş olan bu oyun halk arasında "Yılanlı Dama" oyunu olarak biliniyor. Kendisi oyunu öğrencilerine tasavvufu öğretmek ve onları arif, yani bilen insanlar olmaya sevk etmek için geliştirmiş. Amaç, tasavvuf yolunda ilerlemeye çalışan kişinin (Salik) bu yolculuk sırasında karşılaşabileceği güçlükleri öğretmek, yolun cazip yönleriyle tehlikeli yönlerini kavramasını sağlamak.

Bilenlerin satrancı oyununun levhasında sözcükler, oklar ve yılanlar yer alıyor.  Zar atarak oynanan oyunda yılanlar kötü huyları, insan nefsinin düştüğü rezil halleri sembolize ediyor. İnsanı aşağıya seviyelere düşürüyorlar. Yukarıya yönelen oklar sıçrama yapılabilecek noktaları, aşağıyı işaret edenler ise düşüşe sebep olabilecek durumları simgeliyor.


Oyuna başlamak için zarın 6 gelmesi gerekiyor. Altı rakamı bu noktada bütün kötülüklerin ve kötü eğilimlerin terki anlamına geliyor. 101 basamaklı oyunun ilk 6 basamağında kötü huylar var. Böylece yolculuğa, onları bırakarak başlamış oluyorsunuz.

Oyunun ilk basamağı zillet, yani alçaklık; son basamağı ise visal, yani kavuşma. Arada gurur / vahdet, selamet / haslet, sevda, sitem, vicdan, hasret, esrar, muhabbet, meşakkat, gurbet, nedamet, tecrübe, sabır, kavga, ümid, şüphe, vefa gibi basamaklar yer alıyor. Oyuncunun, levha üzerinde vardığı her basamak hakkında açıklama ve yorumlar yapması gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder