16 Ağustos 2017 Çarşamba

Terzi Şükran


Kıyafet tamiri yapmak amacıyla bir terzi dükkanı açmış bir kadın. Bugün ikinci defa gördüm kendisini, haftalar önce aldığım güzelim yeni yazlık elbisemin askı boyuyla etek boyunu kısalttırmak için gittiğim zaman. Sanırım pek boşta kalmıyordu, bana sıra gelene kadar 3 kişiyi bekledim. Sıramız gelince bir kabine giriyoruz, tadilat için getirdiğimiz kıyafeti giyip terzinin önünde salınıyoruz, o da gereken ölçüleri alıyor; sistem bu.




















Bir de, küçük, alçak bir yüzey var, onun üstüne çıkıyorsun, kıyafetinin etek (Herhalde bazen de paça) boyunu işaretlediği yere çepeçevre fısfıs gibi bir şey sıkarak bir çizgi çekiyor. O çizginin üstünden dikiş yaparak yeni boyunu oluşturacak. Yalnız, o sırada kıpırdamamak gerektiği için insanın kıpırdayası, hatta dans edesi falan geliyor; öyle bi zorluk var. Kıpırdarsan çizgi yamuk olacak ama biri kıpırdama dedi ya, kıpırdamak için ölüyorsun.

Bana öyle oldu, nasıl bir kıpırdama isteği anlatamam, hayatımda hiç o kadar kıpırdamak istememişimdir. Fakat kıpırdamadan durabildim veya da çok az kıpırdadım, bi damlacık bir şey. Neticede elbiseyi severek aldım, giymeyi de istiyorum, kıpırdarsam etekleri yamuk olur. Yazıya da Terzi Şükran yerine kıpırdamakla ilgili bir başlık atsaymışım diye düşünüyorum şu anda bir yandan da, bir kıpırdamadır gidiyor kaç satırdır. Neyse...

Keşke kıyafet de dikseydi, iyi bir terzi bulmak kolay değil, memnuniyetle bir şeyler diktirirdim. Uçuş uçuş yazlık elbiseler ve etekler mesela. Seviyorum yazın onlardan giymeyi ama mağazalarda istediğim gibisini pek bulamıyorum.


Pasaja girdiğiniz zaman Şükran Hanımın dükkanını elinizle koymuş gibi bulabiliyorsunuz çünkü alt kata indikten sonra, yerlere çizilmiş, üstünde terzinin adının yazdığı ve dükkana doğru giden ayak izleri görüyorsunuz. İkinci fotoğraftaki gerçek ayaklar bana ait.

Dükkanın içi sıcak, sıkıcı geldi, kapının dışındaki bir koltukta oturmuş sıramı beklerken çektim. Elbiseyi almaya gittiğim zaman yine beklemem gerekirse orada bekliycem, daha bi ferah gibi geldi bana.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder